Duru buyuyor..

Lilypie Fourth Birthday tickers

26 Kasım 2010 Cuma

Bayram tatili notlarımız...

Bayram öncesindeki hafta sonu canım arkadaşım Emel'in kına gecesindeydik. Tekrar mutluluklar diliyorum. Duruyla birlikte ilk düğün, bütün gece ya kucağımda yada elimden tutup beni salonda gezdirdiği için arkadaşlarımla zaman geçiremedim ama kendisinin oldukça eğlendiğini düşünüyorum.


Atatürk Arboretumu

Bayram tatili boyunca yalovadaydık. Havalarda güzelken gezelim diyerek Atatürk arboretumuna gittik. İlk kez gidiyoruz çünkü sadece pazar günleri açık. Biz genelde pazar günleri İstanbula dönüş yolunda oluyoruz o yüzden daha önce gitme fırsatımız olmadı. Aslında bu seferde geç gittik saat 16:3o' da içeri girince çıkışa doğru hava iyice karardı. Bu yüzden fotoğraflarda net çıkmadı. Duru bana bir fotoda Aydede'yi gösteriyor 'dide' diyerek. Artık kozalağı tanıyor orda da bir sürü vardı, uzun süre elimizde taşıdık çıkarken geri bıraktık. Rehber ilkbaharda çok güzel olduğunu tekrar gelip görmemizi söyledi.

Yalova - Termal

Bayramın 2. günü Termale gittik. Yeşillikler içinde yürüdük. Durunun karikatürünü yaptırdık. Onu ayrıca ekleyeceğim.



Yalova sahilde yürüdük, kuşların arasına girdik, sokaklarda koşup kedileri kovaladık. Bunların dışında köyde bolbol toprakla oynadı. Yaşıtlarıyla oynadı, zıpladı, dans etti. Tatilin sonuna doğru hasta oldu, ateşlendi, uyumadığı kadar çok uyudu. Akşam üstü 17.30 da uyuyup sabah 04:30 da uyandı. İstanbula döndüğümüzde azı dişlerinin 2. sinin çıkmış olduğunu gördük. Daha önümüzde epey yol var. Duru için güzel, oldukça sosyal bir tatildi. Benim için çok yorucu ve bazen çok keyifliydi.

25 Kasım 2010 Perşembe

Tarihe Not : İşe gitmek artık daha huzurlu

Bu sabah ilk defa benim evden çıkmam Duru'nun umrunda olmadı. İşe gideceğimle ilgili pazar akşamından başlayan söylemlerim bugün yerini buldu sanırım. "Yarın anne işe gidecek, akşama gelecek, gelirken sana çikolata getirecek tamam mı?" dedim. En başta "ıııı ıhhhhh" dedi. Sonraki akşam ses yok. Dün akşam "ivet" dedi. Bu sabah sarıldım öptüm ben gidiyorum dedim. Kendisi zaten epey meşguldü benimle ilgilenmedi anne ne getircek sana dedim "cukku" dedi. Meşguldü derken yerleri silmekle meşguldü. Kovayı yanına koymuş elinde de püsküllü sap yerleri siliyor. Tam fotoğraflıktı ama o anı bozmamak için hemen çıktım.

10 Kasım 2010 Çarşamba

Sonbaharda emirgan korusu

Pazar günü hava güzel olunca belgrad ormanına gitmek için yola çıktık yolda karar değiştirip emirgan korusuna gittik. Ormana erken gitmek gerekir diye düşündüğümüz için 9 da yola koyulduk, karar değişince 09:20 de koruya varmıştık. O saatte hava biraz serindi ama güneşte oturunca ısınabildik. Temiz hava, yürüyüş ve spor aletlerine binerek değişik bir sabah geçirdik. Böreğimizi, kekimizi cumartesiden yapmıştık çayımızı da yanımıza alınca boğaza karşı ufak bir piknik yaptık. Duru parkta oynadı, otlarla, yapraklarla haşırneşir oldu. Birlikte kozalak topladık, ördeklere poğaça verdik. Sincaplar bizi hiç yalnız bırakmadı, çok sevimliler bir meşe palamudunu yemeleri var bayılıyor insan. Daha önce papağanda görmüştük. Herkese gitmesini tavsiye ederiz, sonbaharın bu güzel havalarında kalabalıktan uzak zamanlarını yaşıyor. Saat 13 gibi eve döndük üzerine bir güzel uyumuşuz. Daha ne olsun.


2 Kasım 2010 Salı

Yaman Can'lara gittik...

Hafta sonu Canan ve oğlu Yaman Can'lara misafir olduk. Bu öyle kolay olmadı gerçi uzun adres bulma çabaları sonunda yakın biryerlerde durduk ve Canan bizi ordan aldı. Yoksa aynı yerde dönüp duracaktık. Navigasyon cihazı bizi çıkmaz sokaklara soktu sürekli rota değiştirince bizde kendimiz bulabilir miyiz diye daldık sokaklara ama bulamadık haliyle. Bir bakıma iyi oldu bu sayede Duru araba uyudu sonrasında sıkıntı yaşamadık. Neyse.. Gelelim yeni arkadaşımıza. Yaman Can Duru'dan 1 hafta küçük, çok tatlı, pamuk gibi bir bebek, ayrıca paylaşımcı ve sakin. Birlikte oynama gibi bir durum bu yaşta olmuyor sanırım ikiside bireysel olarak seçtikleri oyuncaklarla oynadılar. Ama birbirlerinin farkındalardı. Duru Yamancan'ın köşesindeki tüm oyuncaklara göz attı. Canan teyzesinin yaptığı birbirinden güzel ve çeşitli yiyeceklerden evden çıkarken doyurduğum için yiyemedi ama Canan'ın eşinin yaptığı enfes profiterolü afiyetle hüpletti. Bu çikolatalı bir ağız olarak fotoğraflarda görünüyor. Lütfiye ve Kadriye teyzeleri çocukları kuklalarla oynattı. Bu arada ikeanın parmak kuklalarına bayıldım Duru'da çok sevdi. Alınmak için listeye eklendi : )
Canan'a teşekkür ediyoruz. Çıktıktan sonra keşke biraz daha yakın otursaydık çocuklar birlikte oynarlardı diye düşündüm. Buda yamancanın blogu. Canan, gelişmeleri burdan takip etmek istiyoruz.

Çıkışta Ufukla yakın bir alışveriş merkezinde buluştuk. AVM'nin hemen girişine Tırtıl koyarak insanları ezilmeye mahkum etmişler. Kaç kişi gördüm tam çarpmak üzereyken kıvrılarak kaçmaya çalışan. Duru görünce es geçmedi tabi 2 tur bindi.