Duru buyuyor..

Lilypie Fourth Birthday tickers

30 Kasım 2011 Çarşamba

Tahtaya lastik geçirmece

Yine yabancı bir sitede gördüğüm bir aktivite. Lastik tokaları kalın yuvarlak bir tahtaya takıyorsunuz. Ordaki tahta merdane kalınlığında ama uç kısımları da düzdü. Biz onun yerine ortaboy merdaneyi kullandık. Tokaları kaç kez taktık, çıkardık hatırlamıyorum. Duru çok sevdi.

Küçük damlalıkla su taşıma çalışması

Yukarıdaki fotoğrafı evde montessori seminerinde çekmiştim. Bu çalışmayı ilk defa denedik ve çok sevdik. Hem mavi hemde kırmızı renkli suyu taşıdık. Ben sünger koymayı unutmuşum. Su tepsiye damladığında silmek iyi olur. Buda bizim çalışmamız.

Maşa ile misket yerleştirme çalışması


Bu çalışmayı yabancı bloglarda gezerken gördüm. Gerekli malzemeler evde olunca hazırlamak çok kolay oldu. Birde bunun yanında "senin için oyun hazırladım" dediğimde Duru'nun heyecanı görülmeye değerdi. 1-2 gösterdikten sonra hemen "bende yapacağım" dedi. Buda beni yeni çalışmalar bulmaya yönlendiriyor. Araştırmalarıma hız kesmeden devam etmem gerekiyor. Buda kendime bir not olsun.
Bu arada normal maşayla misketleri tutmak biraz zor oldu, buz maşasıyla daha iyi aktarılıyor.

Sulu boya ile baskı çalışması...

Fırça ile baskı malzemesini boyuyoruz sonra kağıda bastırıyoruz. Çıkan sonuca "oldu" yada "aaaa olmadı" gibi kendi yorumları oluyor. Buda o çalışmalardan biri.

Çiftlik yapalım mı?

Bu aralar favori oyuncağımız legolar. Geçenlerde birlikte var olan legolarına ek bir arabalı eczacı seti(şimdi gördüm hemşire setiymiş:)) aldık. İçinden çıkan kız ve arabasına bayıldı. Çiftlik, ev, koltuk, garaj, minare, uçak, robot, zürafa, jip, traktör aklımıza ne gelirse yapıyoruz. Bu aralar "çiftlik yapalım mı" "hadi hayvaları da alalım" cümleleri çok sık kullanılıyor. İşte bir çiflik ve kapısından tektek içeri giren hayvanlarımız...

Hareket kartlarımız...

Montessori grubunda hazırlanan hareket kartlarının çıktısını alıp hafta sonu Duru uyurken lamine ettim. Bayağı uğraştırdı ama değdi, bu sayede eğlenceli bir oyuna daha kavuşmuş olduk. Tekrar tekrar oynadık. Kartları ters çevirip bir o, bir ben çekerek çıkan hareketi yaptık. Hepsini anlayıp yapabiliyor, aralarında en sevdiği takla at kartı oldu.

16 Kasım 2011 Çarşamba

Minik rafımız..

Evimiz oldukça küçük. Durunun oyuncakları, ayrı odası olmadığı için genelde salonda gelişi güzel duruyordu. Daha düzenli olabilmesi için ikeadaki STUVA isimli raflardan aldık. Ve içine oyuncakları toparlayacak sepetlerden. Bu halinden çok memnunuz mümkün olsa da bu raflardan daha çok koyabilsek. Kendi boyunda olduğu için çocukta çok rahat ediyor. Tavsiye ederiz.


Birde bu aralar sanat çalışmalarımız çok ağırlıkta her akşam bir boyama çalışması yapıyoruz. İşte boyalarımız ve bir pastel boya çalışması.

Kurban Bayramı...

Kurban bayramı tatilinde yalovadaydık. Hem kurban olayını hallettik, hemde eş dost bir araya gelip güzel zaman geçirdik. Bayramın 2. ve 3. günü Duru'nun zaten hali hazırda süren öksürüğü arttı. Gece çocuk 2 saat boyunca uyuyamaz oldu. Bundan dolayı bayramın 4. günü İstanbula döndük. Ertesi gün doktorundan randevu almamıza rağmen öksürük çocuğu oynatmaz hale geldiği için acile gittik. Çok şükür ki önemli bişey çıkmadı, doktor boğaz kızarıklığı birazda ciğerlerine indiği için bronşit başlangıcı dedi. Hemen antibiyotiğe başladık. Şimdi daha iyiyiz.

İşte bayramdan kareler,

Her gördüğü kişiye "etiğime bakkk" dedi durdu. Çok sevimliydi. Her kız çocuğunun içinde biraz kokoşluk var galiba.



Diğer kuzenleriyle de çok oynadılar. Onları bir araya getirip resim çekmeyi unutmasaydım daha güzel olacaktı!

Hoşgeldin Kerem...

Aramıza 2 ay önce katılan kuzenimiz Kerem'i çok seviyoruz. Duru Kerem'in kendisine ve abisi Berat'a benzediğini söylüyor. Onun herşeyi küçük. Küçük bebekle oynuyorsak adını Kerem koyuyoruz.
Canım yeğenim Duru'yu abla yaptın, hayatımıza renk getirdin, yeni pamuk sensin, sana sağlıklı ve mutlu bir hayat diliyoruz.